30 Ağustos
Kupkuruydu toprak, toza bulanık rüzgar yakıyordu tenleri
Yırtıktı erlerin taban ökçeleri, kanatıyordu keskin kayaların sivrileri
Yorgundu atlar, yaşlıydı danalar, kırık döküktü kağnılar
Anadolu bozkırının yaman türküsü zordu, terletiyordu bedenleri
Nalları yoktu atların, çoraplarını çıkarıp nal yaptı mehmetçikler
Geçilmez denen yerlerden sıra sıra aktı gözü pek süvariler
Suyu paylaşıp içtiler, kazanda patates vardı, birde kara mercimek
Geceyle bir olmuş, suskun yürümekteydi atlar, peşisıra neferler
Sabaha vardılar cephelere, ansızın, düşman uykudayken patladı toplar
Şaşırdı, korktu, telaşlandı düşman, uzaklardan dört nala saldırırken aslanlar
Allah, Allah naraları ile saldırırken düşmana, şehitler serildi bir bir toprağa
Yılmadı mehmetçik, durmadı taylar, susmadı namlu, düşmedi yerlere sancaklar
Yıkılmaz denen siperler yıkıldı aynı sabah, geçilmez denen surlar aşıldı birer birer
Şaşkındı düşman ecel kokusu vardı dört yanında, o tahkimler, mevziler düştü teker, teker
Durmadı Mehmetçik, korkmadı, şahlandıkça şahlandı da bulut olup, rüzgar olup çöktü düşman üstüne
Düşman o mukaddes yaylaları, köyleri, ovaları yakarak, yıkarak terk etti birer birer
Düşman kaçtıkça saldırdı mehmetçik, yorgunluk nedir bilmeden, susamadan, acıkmadan
Akşam olsun istemedi Mehmet, susmadı toplar, ateş kustu namlular, yarasına aldırmadan
Kadınlar mermi yetiştiremedi bu mukaddes orduya, bu ilahi yürüyüşe yetişemedi bulutlar
Türkün Al sancağı yeniden kavuştu köylerine, kentlerine vakit çok geç olmadan
Durur dedi düşman, elbet biter bu akın, nefeslenir yeniden geri alırız Anadolu’yu
Sonra ta Ankara’ya dek varır, böler, parçalar, katleder, yutarız bu aziz yurdu
Durmadı Mehmet, durmadı kahramanlar, durmadı Mustafa Kemal, kanatlanmış, coşmuştu
Hak batılı katmış önüne, Allah’ın askerleri şahlanmış, kovalamaktaydı gavuru
Dokuz Eylüle dek sürdü bu destansı efsane, göründü uzaktan Kemalpaşa, Ege ordaydı işte
Nasıl demişti Ata “İlk hedefiniz Akdeniz”, varmıştı mehmetçikler aziz Hasan Tahsin’e
Yenik değildi düşman bozguna uğramıştı, geri çekilmek değil kaçıştı bunun adı
Sabah ışıklarına, yanık kokularıyla kara dumanlar bulaşırken, Ordu girdi İzmir’e
Duramadı düşman, kalamadı karada, atıverdi kendisini denize, gemilere sığmayanlar
Kahpeliğiyle, zulmüyle, namertliğiyle, ardına bakmadan kaçtı yurdu kana boğanlar
Kaçarken yakıp yıktı, katletti bir kez daha, çoluk çocuk demeden öldürdüler zalimce
Serv denen utanç bitti, sıvıştı yurttan hainler, tarihe alçak zalim diye geçti düşmanlar
Anadolu Aslanları girdi güzel İzmir’e, al bayrak dalgalandı selam durdu tüm kalpler
Nemli gözlerde umut parladı bir kez daha, Türk’ün vatan aşkına tanık oldu cihanlar
Kahraman mehmetçikler şükrettiler Allah’a, avuç açıp göklere gözlerinde yaşlarla
Bu ne mukaddes ordu ya Rab, bu kahraman orduya feda olsun tüm canlar
Otuz Ağustos’la başlayan diriliş destanıyla, tüm cihan bildi artık esaret yok Türklüğe,
Bu vatan parçalanmaz, esir olmaz bu canlar, birlik ve kardeş olun, güven duyun geleceğe
Yedi düvel düşmana, haine, eşkiyaya derstir bu kutsal savaş, tüm dünyaya örnektir
Türk özgür kalacaktır, payidardır haysiyet, Türk yurdudur bu toprak Mustafa Kemal’imle
Şeref, namus, haysiyet alınyazısı Türk’ün, bu mukaddes topraklar armağandır cedlerden
Yan gözle bakan varsa susamıştır canına, özgürlük ve şeref için her Türk geçer canından
Şehitlerin kanları durdukça bu toprakta, esaret yok ulusa ilelebet dalgalanacak al bayrak
Alçaklık ve zulümle Türklüğe dil uzatan, ölmekten beter olur elbet kovulur yurttan
Mustafa’mın ilkesi şehadettir ulusa, ya istiklal ya ölüm paroladır halkıma
Kardeştir Anadolu, birliktir tek ilacı, meydan okur Mehmetçik yedi düvel düşmana
Kur’an, nutuk gönlümde, payidar Cumhuriyet, emanet tüm gençlere gelecek ve hürriyet
Bu destan unutulmaz, unutulmaz gözyaşları, kanla yazılmış destan örnektir tüm cihana
Admin (i.b.)