30 Ekim öğleyin, saat 14:51
Apansız bir ses geldi, sallandı durdu İzmir
Yıkıldı pek çok bina, toz duman oldu her yer
Maalesef canlar aldı, evler oldu yerle bir
Koşuştu tüm ahali, kurtarmaya canları
Mahalli ve merkezi tüm kurumlar ordaydı
Artçılar sürer iken, korkular zirve iken
Bir tek canlı ses için, bütün sesler kısıldı
Kurulan çadırlara yerleşirken mağdurlar
Şanslı yaralıları taşıdı ambülanslar
Haykırışlar sel oldu göğe çıktı İzmir’de
Maalesef doldu taştı revirler, hastaneler
Güzel İzmir’in halkı koştu hemen yardıma
Şefkat ve sevgi coştu dağıldı dört bir yana
Herkes beraber oldu, birlik oldu kardeşçe
Gelmese de gidenler, merhem oldu yaraya
Nice bebekler kaldı sevgisiz ve annesiz
Gözü yaşlı babalar kaldı hepten evlatsız
Zarar görmesek bile, uzakta olsak bile
İhmale, ıstıraba her birimiz ortağıyız
Malzemeden çalanlar, gözlerini yumanlar
Denetimi yok sayan, işi ihmal edenler
Üç kuruş menfaate onurunu satıp ta
Kahrolsun çürük evi, çürük yere yapanlar
Kolonları kesenler, dükkan genişletenler
İmar affı gelince kat üstü kat yapanlar
Çok kazandılar ama geri gelir mi canlar
İçleri acıdı mı yıkılınca yuvalar
Bu bize ders olmalı, sağlam zemin ilk şarttır
Kontrollü mühendislik, az katlı ve esastır
Deprem yaşam gereği hazır olmak gerekli
İnsanca yaşam için insan olmak ilk farzdır
Depremle yaşam kader, suçlu değil depremler
Tabiat kanunu bu, sallanır sık sık yerler
Mesele akıl, bilim, eğitim ilk şart olan
Biz sağlam olur isek yıkılır mı bu evler?
Admin (i.b.)